Tilki İle Yılan
“Tilki kardeş! Ben seni sokacağım!” deyiverir. Neye uğradığını şaşıran tilki “Yılan kardeş! Biz seninle arkadaş değil miyiz? Bak, ben sana bunca iyilik ettim. Seni sırtıma almasam ırmağı geçemezdin!” diye ne kadar dil dökmeye çalıştıysa da yılan hiç oralı olmaz ve “Bu benim huyum. Sokmak benim yapımda var!” der.
Bunun üzerine tilki bir an durur, sonra yılana “Peki yılan kardeş! Sok, ne yapalım? Bu benim kaderimmiş. Yalnız yüzüme bir defacık bak ki, ö-lmeden önce o güzel gözlerini son bir defa göreyim!” Bu sözlere aldanan yılan, başını uzattığı an, te-tikte duran tilki derhal atılıp başını kapıverir. Sonra da ö-len yılanı ırmağın kenarında, kumların üzerine boylu boyunca uzatır ve kendi hilesine kur-ban giden arkadaşına şöyle der: “Yoook yılan kardeş! Ben öyle eğri büğrü arkadaş istemem! Benimle arkadaş olacaksan, böyle dosdoğru olacaksın!”
“Tilki kardeş! Ben seni sokacağım!” deyiverir. Neye uğradığını şaşıran tilki “Yılan kardeş! Biz seninle arkadaş değil miyiz? Bak, ben sana bunca iyilik ettim. Seni sırtıma almasam ırmağı geçemezdin!” diye ne kadar dil dökmeye çalıştıysa da yılan hiç oralı olmaz ve “Bu benim huyum. Sokmak benim yapımda var!” der.
Bunun üzerine tilki bir an durur, sonra yılana “Peki yılan kardeş! Sok, ne yapalım? Bu benim kaderimmiş. Yalnız yüzüme bir defacık bak ki, ö-lmeden önce o güzel gözlerini son bir defa göreyim!” Bu sözlere aldanan yılan, başını uzattığı an, te-tikte duran tilki derhal atılıp başını kapıverir. Sonra da ö-len yılanı ırmağın kenarında, kumların üzerine boylu boyunca uzatır ve kendi hilesine kur-ban giden arkadaşına şöyle der: “Yoook yılan kardeş! Ben öyle eğri büğrü arkadaş istemem! Benimle arkadaş olacaksan, böyle dosdoğru olacaksın!”