HHaber

70 Yıllık Evliydi Ama…

“Dedem henüz askerden yeni geldiği zamanlarda teyzesinin kızı Mürvet’i kaçırarak evlenmişler. 70 yılı aşkın süre bir yastığa baş koydular. 3 çocukları, 7 torunları, 7 de torunlarının çocukları oldu. Ömürlerinin büyük kısmını Kolay Mahallesi’nde geçirdiler. 1 asırlık, 2 ömre sığan, yokluk içinde geçen yıllarda yaşanan sıkıntılara rağmen birbirlerinden hiç vazgeçmemişler. Hayattalarken o yılları biz torunlarına hep anlatırlardı. Dile kolay; 2 Dünya Savaşı gördüler. Onların dönemlerinde köylerde elektrik yoktu. Sabah ezanı ile uyanıyorlar, gündüz tarlada, gece olunca da gaz lambası ışığında, ip başına ücret alarak tütün diziyorlardı.
Zor günler geçirmişler. Şehir merkezine ulaşmak için at arabası ile saatlerce yol katetmeleri gerekiyordu. Daha sonra biri annem İclal Yayla olmak üzere dedemin 3 çocuğu oldu. Onlar da bu yoksulluktan paylarını almış, gençlik yıllarına kadar annelerinin onardığı yamalı elbiselerini giyerlermiş. Aradan geçen yıllar birçok şeyi değiştirse de, değişmeyen en güzel şey İdris dedemin Mürvet anneanneme olan aşkıydı. Hâlâ ilk günkü kadar taze ve güçlüydü.” Dedesinin anneannesini çok sevdiğini ifade eden Yayla; “Önce Mürvet anneannem amansız bir hastalığa yakalandı. Aradan 1 yıl geçmişti ki, dedem de çaresi olmayan başka bir hastalığa yakalandı. Dayılarım ve annem, dedem için ellerinden ne geliyorsa yaptılar. İstanbul ve Samsun’da birçok hastane dolandılar hep birlikte. Ne yaptılarsa olmuyordu.

Sanki dedemin de iyileşmek gibi bir niyeti yoktu. Belki de onu tek mutlu eden şey, anneanneme kavuşacak olmasıydı. Öyle de oldu. Anneannemin gidişinin üzerinden 2 yıl geçmiş ve 100 yıllık bir ömür defteri kapanmıştı. Bayram günlerinde dolup taşan dedemin köyde yaptıkları evi artık boştu. Her ikisinin yokluğunda geçen ilk Ramazan Bayramı sabahında, dedemin odasındaki sandığın üzerinde bir defter buldum. Hastalıklarla geçen o günleri, birbirlerine olan aşklarını ve hatta çok sevdiği Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a dair not bile vardı içinde. Sonra onu anneme verdim. Annem o defteri okumaya başlayınca gözyaşlarını tutamadı. Dedem en son 7 Aralık 2015 tarihinde günlüğüne son kelimeleri yazmış. Ondan sonrasını yazmamış. O tarihten sonra da hastalandı ve bir daha toparlayamadı. Ardından da anneannemin gidişinden 2 yıl sonra da dedemi ebedi aleme uğurladık” diye konuştu. DEVAMI İÇİN DİĞER SAYFAYA GEÇİNİZ…