Kayınvalidesini Korona Oldu Diye Yastıkla Boğmaya Çalıştı
GÜVENLİK GÖREVLİSİ FOTOĞRAFLADI
Refakat edecek başka kimse olmadığı için Iraz M.’nin yanında kalmaya devam eden Hasan B., iddiaya göre onu yastıkla boğmaya çalıştı. Durumu gören doktor, Hasan B.’yi odadan uzaklaştırıp, durumu hastane güvenliğine bildirdi. Hasan B., güvenlik görevlisi gelmeden yeniden odaya girip, kayınvalidesinin yüzüne çarşaf örtüp, ağız-burun kısmına da yastık kapatarak beklemeye başladı. Bu sırada gelen güvenlik görevlisi, odada bu şekilde bekleyen Hasan B.’nin fotoğrafını çekti. Daha sonra hastaneden ayrılan Hasan B., bir gün sonra evinde yakalanarak gözaltına alındı. Hasan B., sevk edildiği adliyede çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklandı. Hasan B. hakkında beden bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiyi kasten öldürmeye teşebbüs’ suçlamasıyla iddianame hazırlandı. Hastanede Covid-19 tedavisi gören Iraz M. ise bir süre sonra yaşamını yitirdi.
20 YIL HAPSİ İSTENDİ
20 yıla kadar hapsi istenen Hasan B., Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Hasan B. duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS aracılığıyla katılırken, sanığın yakınları ve o gün olaya müdahale eden hastane personeli ile avukatı salonda hazır bulundu.
‘ÖKSÜRÜĞÜ YAYILMASIN DİYE ÇARŞAFI YÜZÜNE KAPATTIM’
Savunmasında kayınvalidesine 15 yıldır kendisinin baktığını, onu öldürmek gibi bir niyeti olamayacağını belirten Hasan B., “Kayınvalideme hastanede bakacak olmayınca yanında ben kaldım. Kayınvalidemin korona olup olmadığını bilmiyordum. Hastanede kayınvalidemin başında beklerken kızım beni telefonla aradı ve anneannesinin koronavirüs testinin pozitif çıktığını söyledi. Ben de hemşire ve doktora sordum. Onlar da ‘pozitif’ dedi. Çok korktum. Kayınvalidemden çekindim. Çünkü çok kuvvetli öksürüyordu. Etrafa öksürüğü yayılmasın diye çarşafı yüzüne kapattım. Yastığı ağzına veya yüzüne denk gelecek, nefes alışına engel olacak şekilde koymadım. Yastığı baş ucuna koydum ki, öksürürken çarşaf üzerinden kaymasın istedim” dedi.
Hasan B.’nin eşi ve yakınları ise sanıktan şikayetçi olmadıklarını söyledi. Duruşmada tanık olarak dinlenen doktor M.S. ise odaya girdiğinde hastanın başının çarşafla örtülü olduğunu, burun ve ağız kısmını kapatacak şekilde üzerinde yastık olduğunu söyledi. Yastığın hastanın başının altında olması gerektiğine vurgu yapan doktor M.S., konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Yatak 45 derecelik açıyla duruyordu. Hastanın başındaki yastığı ve yüzündeki çarşafı kaldırdıktan sonra odadan çıktım ve durumu hemşireye anlattım. Sonrasında güvenlik ve polise haber verildi. Ben odadan çıktıktan sonra sanık yeniden odaya girmiş. Güvenlik görevlisi odaya girdiğinde hastanın yüzünün çarşafla örtülü, başında yastık görünce fotoğrafını çekmiş. Ben 10 aydır orada çalışıyorum ve daha önce böyle bir durumla karşılaşmadım” ifadelerini kullandı.
Fotoğrafı çeken ve duruşmada tanık olarak dinlenen güvenlik görevlisi M.K. de çarşafın hastanın yüzünü kapatacak şekilde durduğunu, ancak aradan zaman geçtiği için yastığın hastanın ağzını ve yüzünü kapatacak pozisyonda olup olmadığını hatırlamadığını ifade etti.
Sanık avukatı Burak Soybir ise müteveffanın ölüm belgesinde ‘ölüm nedeni’ olarak bulaşıcı hastalık belirtildiğine dikkat çekerek, “Müvekkilim kendini korumak kastıyla hareket etmiştir. Üzerine örttüğü çarşaf kaymasın diye yastığı hastanın baş kısmına koymuştur. Ayrıca müvekkilimin böyle bir niyeti olsaydı, oksijene müdahale ederdi. Tahliyesini talep ediyorum” dedi.
Diğer tanıkların dinlenmesinin ardından mahkeme, sanığın tutuksuz yargılanmasına karar verip, yurt dışına çıkma tedbiri uygulayarak tahliye etti.
GÜVENLİK GÖREVLİSİ FOTOĞRAFLADI
Refakat edecek başka kimse olmadığı için Iraz M.’nin yanında kalmaya devam eden Hasan B., iddiaya göre onu yastıkla boğmaya çalıştı. Durumu gören doktor, Hasan B.’yi odadan uzaklaştırıp, durumu hastane güvenliğine bildirdi. Hasan B., güvenlik görevlisi gelmeden yeniden odaya girip, kayınvalidesinin yüzüne çarşaf örtüp, ağız-burun kısmına da yastık kapatarak beklemeye başladı. Bu sırada gelen güvenlik görevlisi, odada bu şekilde bekleyen Hasan B.’nin fotoğrafını çekti. Daha sonra hastaneden ayrılan Hasan B., bir gün sonra evinde yakalanarak gözaltına alındı. Hasan B., sevk edildiği adliyede çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklandı. Hasan B. hakkında beden bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiyi kasten öldürmeye teşebbüs’ suçlamasıyla iddianame hazırlandı. Hastanede Covid-19 tedavisi gören Iraz M. ise bir süre sonra yaşamını yitirdi.
20 YIL HAPSİ İSTENDİ
20 yıla kadar hapsi istenen Hasan B., Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Hasan B. duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS aracılığıyla katılırken, sanığın yakınları ve o gün olaya müdahale eden hastane personeli ile avukatı salonda hazır bulundu.
‘ÖKSÜRÜĞÜ YAYILMASIN DİYE ÇARŞAFI YÜZÜNE KAPATTIM’
Savunmasında kayınvalidesine 15 yıldır kendisinin baktığını, onu öldürmek gibi bir niyeti olamayacağını belirten Hasan B., “Kayınvalideme hastanede bakacak olmayınca yanında ben kaldım. Kayınvalidemin korona olup olmadığını bilmiyordum. Hastanede kayınvalidemin başında beklerken kızım beni telefonla aradı ve anneannesinin koronavirüs testinin pozitif çıktığını söyledi. Ben de hemşire ve doktora sordum. Onlar da ‘pozitif’ dedi. Çok korktum. Kayınvalidemden çekindim. Çünkü çok kuvvetli öksürüyordu. Etrafa öksürüğü yayılmasın diye çarşafı yüzüne kapattım. Yastığı ağzına veya yüzüne denk gelecek, nefes alışına engel olacak şekilde koymadım. Yastığı baş ucuna koydum ki, öksürürken çarşaf üzerinden kaymasın istedim” dedi.
Hasan B.’nin eşi ve yakınları ise sanıktan şikayetçi olmadıklarını söyledi. Duruşmada tanık olarak dinlenen doktor M.S. ise odaya girdiğinde hastanın başının çarşafla örtülü olduğunu, burun ve ağız kısmını kapatacak şekilde üzerinde yastık olduğunu söyledi. Yastığın hastanın başının altında olması gerektiğine vurgu yapan doktor M.S., konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Yatak 45 derecelik açıyla duruyordu. Hastanın başındaki yastığı ve yüzündeki çarşafı kaldırdıktan sonra odadan çıktım ve durumu hemşireye anlattım. Sonrasında güvenlik ve polise haber verildi. Ben odadan çıktıktan sonra sanık yeniden odaya girmiş. Güvenlik görevlisi odaya girdiğinde hastanın yüzünün çarşafla örtülü, başında yastık görünce fotoğrafını çekmiş. Ben 10 aydır orada çalışıyorum ve daha önce böyle bir durumla karşılaşmadım” ifadelerini kullandı.
Fotoğrafı çeken ve duruşmada tanık olarak dinlenen güvenlik görevlisi M.K. de çarşafın hastanın yüzünü kapatacak şekilde durduğunu, ancak aradan zaman geçtiği için yastığın hastanın ağzını ve yüzünü kapatacak pozisyonda olup olmadığını hatırlamadığını ifade etti.
Sanık avukatı Burak Soybir ise müteveffanın ölüm belgesinde ‘ölüm nedeni’ olarak bulaşıcı hastalık belirtildiğine dikkat çekerek, “Müvekkilim kendini korumak kastıyla hareket etmiştir. Üzerine örttüğü çarşaf kaymasın diye yastığı hastanın baş kısmına koymuştur. Ayrıca müvekkilimin böyle bir niyeti olsaydı, oksijene müdahale ederdi. Tahliyesini talep ediyorum” dedi.
Diğer tanıkların dinlenmesinin ardından mahkeme, sanığın tutuksuz yargılanmasına karar verip, yurt dışına çıkma tedbiri uygulayarak tahliye etti.