HHaber

Kocası gülüp geçmişti! Bileziklerini satıp girdiği işten milyonluk servet sahibi oldu…

Ev hanımı olan Fatma Öncel, 15 sene içerisinde 170 büyükbaş ve 150 küçükbaş hayvan sahibi oldu. Kurban bayramlarında kurbanlık, dier zamanlarda günlük süt ve yumurta satışlarıyla servetine servet kattı. Öncel, şu anda 20 dönümlük arazide kurulu 5 milyonluk servetin sahibi.
Polis memuru eşine hayalini anlatan ve gülüp geçmesine rağmen, eşinden olumlu yanıt alan Öncel, düğününden kalan 4 bileziğini o günün parası ile 2 bin 500 liraya satıp 2 bin 400 lirasına 1 inek ve kalan 100 liraya da hayvanını besleyecek yem aldı. İlk başlarda ineğin sütünü satarak para kazanmaya başlayan Öncel, zamanla eşinin de destek olmasıyla inek sayısını 20’ye kadar çıkarmayı başardı. İneklerini beslemek için bir de tarla kiralayan Fatma Öncel, buraya mısır ekerek hayvanlarını beslemeye başladı. Daha sonra tavuk ile keçi besiciliğine de başlayan azimli kadın, 15 sene içerisinde 170 büyükbaş ve 150 küçükbaş hayvanın sahibi oldu.
SAĞLIĞIM EL VERDİĞİNCE BU İŞE DEVAM EDECEĞİM
Nasıl başardığını anlatan Fatma Öncel, hayvancılık yapmayı sevdiği için ev hanımlığından sıkılarak böyle bir işe girdiğini söyledi. Şu anda 350’ye yakın büyükbaş ve küçükbaş hayvanının olduğunu aktaran Öncel sözlerine şöyle devam etti: “Şu an hayvan fiyatları yükseldi ve satmak istesem 5 milyon liraya yakın tutarda bir para ediyor. Birisi için 10 milyon lira verseler ben yine de bu işimden vazgeçmem. Sağlığım el verinceye kadar bu işi yapmaya devam edeceğim.””
Bu yıl girdi maliyetlerinin artmasından ötürü kurbanlık satışlarının yüksek fiyatlardan olacağını belirten Öncel; “Ama yine de satış yapıyorum. Küçükbaşlardan adaklık veriyorum, sütten ve yumurta satışından da kazanıyorum. Şu an en çok ve belkide sadece sütten kazanıyorum. Günde 700-800 kilo süt alıyorum. Perakende satış yaparak, sütün kilosunu 10 liradan satıyorum” diyerek durumunu özetledi.
ÇOCUKLARIMA ZAMAN AYIRDIĞIMDAN DAHA FAZLA ZAMANI HAYVANLARIMLA İLGİLENMEYE HARCIYORUM
Öncel, mesai saatinin olmayışından da bahsederek sözlerine şöyle devam etti:
“Benim saatim yok. Sabah 5’te işçilerle birlikte kalkarım. Onlar akşam evlerine gider, ben gece saatlerine kadar çalışmaya devam ederim. Gece 2-3’te hayvanların doğumuna bile kalktığım olur. Zorda kalmadığım sürece buzağıları kendim doğurturum. Çocuklarıma ayırdığımdan daha fazla zamanı bunlarla ilgilenmeye harcıyorum. Bütün günümü onlarla geçiriyorum. Kıskanıyorlar ama onlar da hayvancılığı seviyor. Hayvancılığa değer verilsin, tarım bitmesin. Hayvancılık önemli, çiftçiler hayvancılığı da bırakmasınlar.”
EŞİ “ÖNCE GÜLÜP GEÇTİM”
Başarılı iş kadının eşi Saadettin Öncel ise, eşinin isteğinin geçici bir heves olduğunu düşündüğünü, bu kadar ilerleyebileceğine kendisinin de inanamadığını aktardı ve; “Daha önce polis memuruydum, şu an emekliyim. Doğudan buraya tayinimiz çıktığında eşimin canı çok sıkılıyordu. Çalışmak istediğini söyledi. ‘İnek alayım’ dedi, önce gülüp geçtim. Sonra sermaye için bilezikleri sattı. Kendine buzağı olan bir inek aldı. İlk başlarda küçümseniyordu ama kar ettikçe inek sayısını arttırmaya başladı. Ben de maaşım ve sonrasında da zamanımı ona ayırarak destek vermeye başladım. Böyle olacağını önceden söyleseler gerçekten inanmazdım. Hayaldi gerçek oldu” diyerek eşinin azmini ve çabasını takdir eden duygularını paylaştı.