Yaşlılık gelince başa…
Doktor, öncelikle annelerinin ne rahatsızlıkları olduğunu sorduğunda;
– “Annemizde, alzheimer başlangıcı unutkanlık, gözlerinde görememe -körlük- ve kulaklarında duymama -sağırlık- vardı… Yaşlılık alametleri işte” demişlerdi. Doktor da bunun üzerine
gerekli incelemelerin yapılacağı odaya girmişti…
On beş dakika sonra çıktığında ise yüzlerinde annelerini kaybetmiş olmalarına dair hiç bir hüzün belirtisi bile olmayan üç evlada bakıp şöyle demiş:
-“Anneniz ne unutkan, ne sağır ne de kör imiş. Sadece size numara yapıyormuş-”
Bunu derken de kardeşlere iğneliyici bakışlar fırlatmış doktor.
-“Sen on dakikada bunları nasıl anlayabildin?.. Doktor musun? Yoksa sihirbaz filan mı?” demişler inanmaz bir tavırla…
Doktor o an daha bir hiddetli söze devam etmiş: -“Ben doktorumda, siz evlat olamamışsınız. Bu mektup annenizin üzerinden çıktı… Ona karşı iyi olmayan davranışlarınızı, saygısızlığınızı unutarak geçiştirmiş… Nahoş sözlerinizi duymamak için sağır numarası yapmış… Ona karşı takındığınız o aşağılayıcı tavırları görmemek için görmez gibi rol yapmış zavallı kadın…
Aslında kör sağır ve unutkan olan sizlersiniz… Yaşlı kadının çırpınışları görmeyip duymadığınız gibi birde sizi bu yaşınıza getirene kadar yaptığı bütün fedakarlıkları da unutmuşsunuz. Malesef ki insanlık alametleri yokmuş sizde. O tüm bu rolleri öyle ustalıkla yapmış, ama siz anlayamamışsınız. Ama yazık size ki; onun bunca iyi oynamasına rağmen kadıncağız vefat edene kadar siz azıcıkta olsa iyi bir evlat rolü oynamayı bile başaramamışsınız.”
Suat Özge
Doktor, öncelikle annelerinin ne rahatsızlıkları olduğunu sorduğunda;
– “Annemizde, alzheimer başlangıcı unutkanlık, gözlerinde görememe -körlük- ve kulaklarında duymama -sağırlık- vardı… Yaşlılık alametleri işte” demişlerdi. Doktor da bunun üzerine
gerekli incelemelerin yapılacağı odaya girmişti…
On beş dakika sonra çıktığında ise yüzlerinde annelerini kaybetmiş olmalarına dair hiç bir hüzün belirtisi bile olmayan üç evlada bakıp şöyle demiş:
-“Anneniz ne unutkan, ne sağır ne de kör imiş. Sadece size numara yapıyormuş-”
Bunu derken de kardeşlere iğneliyici bakışlar fırlatmış doktor.
-“Sen on dakikada bunları nasıl anlayabildin?.. Doktor musun? Yoksa sihirbaz filan mı?” demişler inanmaz bir tavırla…
Doktor o an daha bir hiddetli söze devam etmiş: -“Ben doktorumda, siz evlat olamamışsınız. Bu mektup annenizin üzerinden çıktı… Ona karşı iyi olmayan davranışlarınızı, saygısızlığınızı unutarak geçiştirmiş… Nahoş sözlerinizi duymamak için sağır numarası yapmış… Ona karşı takındığınız o aşağılayıcı tavırları görmemek için görmez gibi rol yapmış zavallı kadın…
Aslında kör sağır ve unutkan olan sizlersiniz… Yaşlı kadının çırpınışları görmeyip duymadığınız gibi birde sizi bu yaşınıza getirene kadar yaptığı bütün fedakarlıkları da unutmuşsunuz. Malesef ki insanlık alametleri yokmuş sizde. O tüm bu rolleri öyle ustalıkla yapmış, ama siz anlayamamışsınız. Ama yazık size ki; onun bunca iyi oynamasına rağmen kadıncağız vefat edene kadar siz azıcıkta olsa iyi bir evlat rolü oynamayı bile başaramamışsınız.”
Suat Özge