Kol Ağrısıyla Doktora Gitti Gerçek Ortaya Çıktı
Tahlilleri neticesinde şaşırtıcı derecede ciddi bir boyutta iyi huylu olmayan bir ‘ur’ saptadık.” dedi.
Demir, geçen Kasım’da sağ kolunda, bilekle dirsek arasında başlayan ağrıları önce önemsemez. Fakat, ağrının boyutu artar ve ağrı kesicilerle geçmeyen ağrı hayatını çok zorlaştırır. Süresi uzayan ağrılar dayanamayab Demir, üzerine Manisa’daki nöroloji ve fizik tedavi uzmanlarına gitti.
MR çekildi, diğer tetkikleri yapıldı, ilk etapta ağrıya kireçlenmenin yol açtığı düşünüldü. İlaç tedavilerine karşın ağrılar dinmeyince de Demir, İzmir Kent Hastanesinde Ortopedi Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Akel’e başvurdu.
Demir, aklının ucundan bile geçmeyen o tanıyı buradaki muayene ve tetkikler sonucunda öğrendi. Prof. Dr. Akel tarafından hastası Hatice Demir’in iki ameliyatı, ilaç tedavileri, kemoterapi ve kök hücre nakline kadar giden inaılmaz tedavi süreci şöyle anlatıldı:
“Hatice Hanım’ı muayene ettiğimde sağ kolunda ciddi bir zayıflıktan bahsediyor, boyundan omuza ve oradan aşağıya inen dayanılmaz bir ağrısı olduğunu tarif ediyordu. Haftalardır uyku uyuyamadığını da söyledi. Çektirdiğimiz boyun MR’ında özellikle hastanın 7 numaralı boyun omurgasının eriyerek çöktüğünü gördük.
Bu tür bir erime ancak omurgaya sıçrayan ve onu zayıflatacak etkiye sahip bir hastalıkla mümkün olabilirdi. Hastanın bilinen bir öyküsü yoktu bu hususta. İleri tetkik gerekiyordu. Hastanın hemen yatışını yaptık ve tüm vücut değerlendirmesinde benzer bir lezyonun 9 sırt omurgasında da olduğunu gördük. Ancak orada çökme yoktu. Onkoloji ile birlikte hastayı değerlendirdik ve bunun iyi huylu olmayan bir hücre grubu olduğuna karar vererek sırtındaki omurgadan bir kemik biyopsisi aldık. Hastalığın kemik iliği ile ilişkili ‘multiple myelom’ denilen bir tür amansız hastalık olduğunun anlaşılması üzerine de tedavi planımızı yaptık.”
‘Multple mylelom’ yani plazma hücrelerinin bir ur dolayısıyla hastalanması tanısının ardından iki büyük ameliyat geçirip kemoterapi görmeye başlayan hastamızda, basamaklandırılmış tanı, tedavi ve iyi bir ekip ile sonuca ulaştık. Hastamız ağrılardan da felç riskinden de kurtuldu. Kalıcı tedavi için kemoterapiden sonra kök hücre nakli olacak” dedi.
FELÇ RİSKİ YÜKSEK
Prof. Dr. Akel, hastanın boyun omurgasındaki çökmenin çok kritik bir seviyede olduğunu belirtirken, müdahale edilmediği taktirde felç riski ile karşı karşıya kalacağını da ifade etti. Prof. Dr. Akel, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Nitekim tetkikler sürerken bu öngörümüzün belirtileri ortaya çıkmaya başladı bile. Hasta ayağa kalktığında bacaklarında güçsüzlük ve yürüyememe durumu söz konusuydu. İki seanslı büyük ameliyatlar olacaktı. Ekibimizi kurduk. Bu süreci de çok evinçliyim ki başarılı bir şekilde atlattık.
Hastamız iki büyük ameliyattan sonra artık yürüyor, geziyordu, ağrısından kurtulmuştu. Hemen Hematoloji Uzmanımız Prof. Dr. Gürhan Kadıköylü ile irtibata geçerek hastanın kalıcı tedavisi için planlama yaptık. Hastamıza kemoterapi başlandı. Bu sürecin sonunda da kemik iliği kök hücre nakli olacak. Hastamızın tedavisi çok iyi gidiyor ve aylar sonra ilk kez artık yüzü gülüyor.
Bir kol ağrısının altından amansız bir hastalık çıktı. Müdahale edilmezse hasta da kalıcı bir felç durumu söz konusu olacaktı.
Basamaklandırılmış tanı, tedavi ve iyi bir ekip ile sonuca ulaştık. Hastamız ağrılardan da felç riskinden de kurtuldu. Bizim için de çok zor ve stresli bir süreçti. Sonuç iyi, bu da bize tüm yorgunluğumuzu unutturdu.”
“DÜNYAYA YENİDEN GELMİŞ GİBİYİM”
Öte yandan kolunda ilk ağrı başladığında durumunu önemsemediğini, ancak kireçlenme tanısı alıp ilaç tedavisi başladıktan sonra ağrının azalmayıp daha da artmasıyla hayatının alt üst olduğunu belirten Hatice Demir;
“Ağrı kesici, kas gevşeticiler hiç çözüm olmamıştı. Ağrı arttıkça oturamıyor, günlerce uyayamıyordum. Yüksek tansiyon sorunu çıktı. Yemek yiyemediğim için zayıfladım, yaşam kalitemi, umutlarımı yitirmiştim. Kent Hastanesinde Prof. Dr. İbrahim Akel hocamıza ilk muayene olduğum gün bu ağrıların masum bir şey olmadığını söylemişti. Doğru tanı ve tedavilerle şimdi çok çok iyiyim. Sırada otolog kemik iliği nakli kaldı. Başta İbrahim Hoca olmak üzere emeği geçen tüm hekim ve ekiplerine çok teşekkür ediyorum. Dünyaya yeniden gelmiş gibiyim” dedi.
