HHaber

Haluk Levent’in hiç bilinmeyen hikayesi

1989 yılının sonbaharıydı… Adana’nın gecekondu mahallelerinden birindeki bir evde genç bir adam, yatakta yatmakta olan hasta babasının elini tutuyordu. Gözleri ise diğer elindeki piyango biletinde, cızırtılı radyodan gelen sesleri dinliyordu… Reklamların bitmesiyle nihayet başlayan yayında;
sevgili dinleyenler, şimdi milli piyango idaresince yapılan çekiliş sonuçlarını açıklıyoruz diyen sese odaklanmış heyecanla bekliyordu. Numaralar açıklandıkça bir radyoya bir bilete bakan genç adam, sonunda bileti tek eliyle buruşturdu, attı ve babasının elini de bıraktı. Dışarı atmıştı kendini, yağmur yağmaktaydı. Montunun yakalarını birleştirip adımlarını hızlandırarak bir kaç metre ilerideki başka bir evin kapısına doğru yürüdü. Kapıyı çalıp beklemeye başladı. Kapıyı açan adam onu gördüğüne pek memnun olmamış bie tavırla, yine ne var dedi. Genç adam mahçup olmuştu. Yutkunduktan sonra; “Ragıp amca babamın ilaçları bitmiş de, benim haftalığı vermediler henüz, sende varsa…” diyebildi başka bişey diyemedi. Ragıp hiddetli bir tavırla… DEVAMI İÇİN DİĞER SAYFAYA GEÇİNİZ…