Telefonla arayan dolandırıcılara 480 bin lira kaptırdı
Hatay’da sahte polis kılığındaki dolandırıcılar, üzerine telefon hattı açıldığını ve dolandırıcılık yapıldığını söyleyerek kandırdıkları Mehmet Yaşar ve komşusunu 480 bin lira dolandırdılar. Adına 3 tane telefon hattı açıldığını ve bu hatlar üzerinden dolandırıcılık yapıldığını söyleyen sahtekarların sözüne inanan Yaşar, teminat olarak yatırılması gereken para için bankadan 50 bin liralık kredi çekti ve dolandırıcının hesabına yatırdı.
Bu esnada komşularına da ulaşan dolandırıcılar, komşularının para ve altın dolu çantasını da Mehmet Yaşar’a teslim ettirdiler. Komşularının 390 bin lirasını da dolandırıcıların hesabına yatıran Yaşar, kendi ve komşusu adına toplamda 480 bin lirayı dolandırıcılara kaptırmış oldu.
Sadece emekli maaşı ile geçimini sağlayan Mehmet Yaşar, dolandırıcı şahsın konuşma esnasında kendisine, telefonu hiç kapattırmadığını belirterek yaşadıklarını şöyle aktardı:
“Mayıs ayının 26’sında öğle saatlerinde bir telefon geldi. Telefondaki kişi ‘Ben Hakan Kılıç sizi karakoldan arıyorum’ dedi. ‘Sizin üstünüze 3 tane telefon hattı çıkmış. Bundan dolayı da dolandırıcılık olmuş. Bundan sizin haberiniz yok. Bunu bulmak için karakola gelmeniz lazım. Evden çıkarken de kimseyle görüşmeyin’ dedi. Gelirken de bankayla ilgili kartları sordu. Maaş kartım olduğunu söyledim. Telefonumu kapattırmadı. Karakola yetişince bana haber ver dedi. Sonrasında buraya gelme, ben buradaki işleri yapıyorum. Ben seni bankaya yönlendireceğim, buraya sonra geleceksin. Bankaya gidip teminat amaçlı bizim hesaba para yatırmanız gerekli, en kısa sürede geri sizin hesabınıza yatırılacaktır, sadece teminat maksatlı isteniyor’ dedi. 50 bin TL kredi çektim. Daha sonra telefondaki şahsa,verdiği hesaba yatırdığımı söyledim. Taksi ile devlet hastanesine gitmemi söylediler. Oraya gittim” dedi.
Mehmet Yaşar, dolandırıcıların hastanede yanına eşinin para dolu çanta ile geleceğini ve bu paranın devletin olduğunu söylediklerini belirterek, sözlerine şöyle devam etti:
“Telefondaki şahıs; ‘Bizim gönderdiğimiz para çantası var onları kuyumcuya bozdur, vereceğim hesaba yatır’ dedi. Eşiniz geliyor, eşinizdeki siyah çantayı alın, hiçbir şekilde konuşmayın, çünkü dinleniyorsunuz dediler. Hastanedeyken eşimi ve komşumu da arayıp konuşturuyorlar. Onları da korkutmuşlar. Bu gönderdikleri çantayı alarak ticari taksi ile çarşıya geldim. Kuyumcudan bozdurup parayı getirin dediler. İki ayrı kuyumcudan bozdurdum. Bankaya gidene kadar da telefonda konuştuk. Bana işlemleri bitirene kadar telefonu kapatmamamı, işlem bitince de haber vermemi söyledi. 390 bin TL parayı saydırıp söyledikleri hesaba yatırdım. Bu arada kafam sanki manyetik bir şekilde uyuşmuş gibi ne derlerse yaptım, hiç uyanamadım bu işe. Çıktıktan sonra yatırdığımı söyledim. Şimdi ne olacağını sordum. Senin masraflarını vermemiz için İskenderun’a gitmen gerekiyor dediler. İskenderun’da görevli arkadaşlarımız var dediler. Taksiye bin git dediler. Param yok deyince maaş kartından çekersin dediler. Buraya geldiğinde paranı vereceğiz dediler.”
Taksiye binerek İskenderun ilçesine giden ve eşini aradığında ise dolandırıldıklarını anladığını belirten Yaşar; “Tam oraya yetiştiğimde şarjın bitmek üzere olduğunu söyledim. Telefoncuya gidip şarjı doldurdum. O arada hanımımı arayım dedim. Onu da konuşturuyorlardı. Telefoncudan telefonu aldım aradım. Baktım damadım, kızım ve gerçek polisler bana neredesin, ne yaptın diye sormaya başladılar. Ben de başımdan geçenleri anlattım. Dolandırıcı şahıs kaç defa aradı, açmadım. Çantanın komşularıma ait olduğunu iş işten geçtiğinde anladım” şeklinde konuştu.
Dolandırıcılık konusunda telefonuna uyarı mesajları geldiğini ve televizyonda da bir çok kez izlemesine rağmen bir türlü dolandırıldığını anlayamadığını belirten Yaşar; “Daha önce bu tür şeyleri çok duydum. Telefonuma da mesaj geliyor. Televizyonda da görüyorum. Bu adamın konuşması beni sanki hipnotize etti. Toplam kaybımız benim ve komşumun 480 Bin TL” dedi.
Eşi Hatice Yaşar ise gelişen olaylara dair, kendisini ve komşularını aynı anda telefonda oyaladıklarını aktardı ve bu şahısların bir an önce yakalanmalarını istediklerini söyledi. Hatice Yaşar:
“Yakalanmalarını istiyorum. Canımız yandı. Komşularımızın yüzüne bakamıyorum. Bizim suçumuz yok. Onu da konuşturmuşlar. Beni de konuşturmuşlar” dedi.
Hatay’da sahte polis kılığındaki dolandırıcılar, üzerine telefon hattı açıldığını ve dolandırıcılık yapıldığını söyleyerek kandırdıkları Mehmet Yaşar ve komşusunu 480 bin lira dolandırdılar. Adına 3 tane telefon hattı açıldığını ve bu hatlar üzerinden dolandırıcılık yapıldığını söyleyen sahtekarların sözüne inanan Yaşar, teminat olarak yatırılması gereken para için bankadan 50 bin liralık kredi çekti ve dolandırıcının hesabına yatırdı.
Bu esnada komşularına da ulaşan dolandırıcılar, komşularının para ve altın dolu çantasını da Mehmet Yaşar’a teslim ettirdiler. Komşularının 390 bin lirasını da dolandırıcıların hesabına yatıran Yaşar, kendi ve komşusu adına toplamda 480 bin lirayı dolandırıcılara kaptırmış oldu.
Sadece emekli maaşı ile geçimini sağlayan Mehmet Yaşar, dolandırıcı şahsın konuşma esnasında kendisine, telefonu hiç kapattırmadığını belirterek yaşadıklarını şöyle aktardı:
“Mayıs ayının 26’sında öğle saatlerinde bir telefon geldi. Telefondaki kişi ‘Ben Hakan Kılıç sizi karakoldan arıyorum’ dedi. ‘Sizin üstünüze 3 tane telefon hattı çıkmış. Bundan dolayı da dolandırıcılık olmuş. Bundan sizin haberiniz yok. Bunu bulmak için karakola gelmeniz lazım. Evden çıkarken de kimseyle görüşmeyin’ dedi. Gelirken de bankayla ilgili kartları sordu. Maaş kartım olduğunu söyledim. Telefonumu kapattırmadı. Karakola yetişince bana haber ver dedi. Sonrasında buraya gelme, ben buradaki işleri yapıyorum. Ben seni bankaya yönlendireceğim, buraya sonra geleceksin. Bankaya gidip teminat amaçlı bizim hesaba para yatırmanız gerekli, en kısa sürede geri sizin hesabınıza yatırılacaktır, sadece teminat maksatlı isteniyor’ dedi. 50 bin TL kredi çektim. Daha sonra telefondaki şahsa,verdiği hesaba yatırdığımı söyledim. Taksi ile devlet hastanesine gitmemi söylediler. Oraya gittim” dedi.
Mehmet Yaşar, dolandırıcıların hastanede yanına eşinin para dolu çanta ile geleceğini ve bu paranın devletin olduğunu söylediklerini belirterek, sözlerine şöyle devam etti:
“Telefondaki şahıs; ‘Bizim gönderdiğimiz para çantası var onları kuyumcuya bozdur, vereceğim hesaba yatır’ dedi. Eşiniz geliyor, eşinizdeki siyah çantayı alın, hiçbir şekilde konuşmayın, çünkü dinleniyorsunuz dediler. Hastanedeyken eşimi ve komşumu da arayıp konuşturuyorlar. Onları da korkutmuşlar. Bu gönderdikleri çantayı alarak ticari taksi ile çarşıya geldim. Kuyumcudan bozdurup parayı getirin dediler. İki ayrı kuyumcudan bozdurdum. Bankaya gidene kadar da telefonda konuştuk. Bana işlemleri bitirene kadar telefonu kapatmamamı, işlem bitince de haber vermemi söyledi. 390 bin TL parayı saydırıp söyledikleri hesaba yatırdım. Bu arada kafam sanki manyetik bir şekilde uyuşmuş gibi ne derlerse yaptım, hiç uyanamadım bu işe. Çıktıktan sonra yatırdığımı söyledim. Şimdi ne olacağını sordum. Senin masraflarını vermemiz için İskenderun’a gitmen gerekiyor dediler. İskenderun’da görevli arkadaşlarımız var dediler. Taksiye bin git dediler. Param yok deyince maaş kartından çekersin dediler. Buraya geldiğinde paranı vereceğiz dediler.”
Taksiye binerek İskenderun ilçesine giden ve eşini aradığında ise dolandırıldıklarını anladığını belirten Yaşar; “Tam oraya yetiştiğimde şarjın bitmek üzere olduğunu söyledim. Telefoncuya gidip şarjı doldurdum. O arada hanımımı arayım dedim. Onu da konuşturuyorlardı. Telefoncudan telefonu aldım aradım. Baktım damadım, kızım ve gerçek polisler bana neredesin, ne yaptın diye sormaya başladılar. Ben de başımdan geçenleri anlattım. Dolandırıcı şahıs kaç defa aradı, açmadım. Çantanın komşularıma ait olduğunu iş işten geçtiğinde anladım” şeklinde konuştu.
Dolandırıcılık konusunda telefonuna uyarı mesajları geldiğini ve televizyonda da bir çok kez izlemesine rağmen bir türlü dolandırıldığını anlayamadığını belirten Yaşar; “Daha önce bu tür şeyleri çok duydum. Telefonuma da mesaj geliyor. Televizyonda da görüyorum. Bu adamın konuşması beni sanki hipnotize etti. Toplam kaybımız benim ve komşumun 480 Bin TL” dedi.
Eşi Hatice Yaşar ise gelişen olaylara dair, kendisini ve komşularını aynı anda telefonda oyaladıklarını aktardı ve bu şahısların bir an önce yakalanmalarını istediklerini söyledi. Hatice Yaşar:
“Yakalanmalarını istiyorum. Canımız yandı. Komşularımızın yüzüne bakamıyorum. Bizim suçumuz yok. Onu da konuşturmuşlar. Beni de konuşturmuşlar” dedi.