HHaber

Hastaneye yatırmak isteyince…

“Ama benim söz verdiğim konserlerim var, ilacımı verin de gideyim” der doktora. Doktor hiç bir yere gidemezsin, bütün programını iptal et diyerek hastaneye yatışını gerçekleştirir. Lösemi olduğu tahliller sonucunda netleşir. Aylarca hastaneden çıkamaz. Hastalık yeni başlarken teşhis edilmiş ve morali de çok yüksektir. Allah inancı ve eşinin sevgisi en büyük dayanağıdır. Hastane kapısına; “Benim büyük bir Rabbim, küçük bir derdim var” yazan bir kağıt astırır.
Her gün bu kağıda bakar. Aylarca kaldığı hastaneden bu hastalığı yenerek çıkar.
Hastalığından ötürü çalışamamış, yaptığı masraflar yüzünden de bir hayli borçlanmıştır. Müziğe geri döner ve kazandıkça borçlarını da ödemeye başlar.

Fakat hiç tahmin edemeyeceği bir sürpriz onu beklemektedir. Çok sevdiği eşinin bir başkasıyla olduğunu öğrenir. Bunun üzerine karısından boşanır. Eşini çok sevmektedir. Bu yaşadıklarını bir türlü kabullenemez ve içine kapanır. Yaşadıklarının getirdiği duygusal çöküş ile beraber hastalığı yeniden nükseder.

Bu sefer tedavi de işe yaramaz. Çünkü artık çok sevdiği eşi dayanağı değildir, aksine hastalığın tetikleyicisidir… Dönem dönem 2014 yılına kadar tedaviye devam edilir. Beş yıl süren mücadele sonrasında 46 yaşında iken hastalığa yenik düşerek hayata veda eder. Son yolculuğuna çıkmadan önce bir rüya görerek veda edeceğini anlar. Göğebakan rüyayı gördükten sonra hemşehrisi ünlü rüya yorumcusu Mehmet Emin Kırgil’in yanına giderek Hz. Şehit Kafer türbesini ziyaret eder ve rüyasını ona anlatır.

BEMBEYAZ KANATLARI OLAN BİR KUŞ…
Göğebakan ziyaretinde Kırgil’e bir beyaz kuşun kendisini aldığını söyleyerek, “Beyaz bembeyaz kanatları olan bir kuş aldı götürdü beni. Pencereden aldı beni, ben de ayaklarından tuttum, kanat çırparak götürdü beni. Binaların arasından geçtik. Sağlı sollu şekiller yazılar vardı eski yazıydı. Götürdü yere bıraktı beni. Orada sen şunu yap şen bunu yap diye talimat verdi” diyerek “Kuş gelip beni götürdüğünde galiba gidiyoruz” dedi. Kırgil ise rüyanın Göğebakan’ın tekrar yükselişe geçeceğini, ömrünün uzayacağını söyledi. Ancak Göğebakan buna inanmayarak kendisine; “Emin, türbedeyiz, rüyayı düzgün yorumla” demiştir.
Bunun üzerine Kırgil, “Beyaz kuş dertlerinden sıkıntılarından kurtulacağının işaretidir” demiş, Göğebakan buna da inanmayarak; “Emin işte geldik işte gidiyoruz” diye yanıt vermiştir.

ANCAK O VEFAT EDECEĞİNİ BİLİYORDU
Göğebakan, akabinde küresinin 15 olduğunu daha önce ayda bir kan takviyesi alırken, bunun 4 güne düştüğünü belirterek; “Aldığımızı 4 günde tükettik. Şimdi özel bir hastaneye gidip yine takviye alacağım” demiştir.

Kırgil ise bütün bu konuşmaları cep telefonu kamerası ile çekmiştir. Kırgil, Göğebakan’ın ebedi aleme göçeceğini önceden bildiğini, bunu rüyasında da gördüğünü söyleyerek; “Ben rüyasını kendisinin moralini bozmamak için farklı yorumladım. Ancak o artık veda edeceğini biliyordu. ‘İşte geldim işte gidiyorum’ dedi. Öyle de yaptı” dedi…
Kendisine Allah’tan rahmet, tüm sevenlerine de sabırlar diliyoruz. Türk halkı seni çok sevdi ve asla unutmayacak… ❤